Gereksiz Yere Sevilmeyen 10 Anime Karakteri!

"Get in the robot Shinji" – bu, en kötü anime babalarından biri tarafından acemi oğluna yöneltilen meme, eskimeyen bir espri kaynağı. Shinji'nin alay konusu olmayı hak etmediği söylenemez, ancak eleştirilerin büyük bir kısmı tembelliğe dayalı ve onun yetersizliğine yol açan faktörleri göz ardı ediyor. Shinji, babasıyla sorunları olan, bir anda anlamadığı yüksek riskli bir savaşta savaşmaya zorlanan 14 yaşında zihinsel olarak hastalıklı bir çocuktur. Ergenliğinin ilk yıllarında olan, aşırı zihinsel çöküşler yaşayan biri için, onun yaşındaki insanların genellikle aynı şekilde davrandığı gerçeğini göz ardı ederek ona nefret beslemek taraflı görünüyor.

Boruto Uzumaki'nin tek hatası, efsanevi Hokage Naruto'nun oğlu olmasıdır. En büyük shonen kahramanlarından birinin varisi olmak, Boruto'yu sadece büyük sorumluluklarla değil, aynı zamanda sürekli alaylarla da yüklemiştir ki bu bazen çok ileri gitmektedir. Boruto, özellikle serinin başında bazen aşırıya kaçsa da, çoğunlukla alakasız ve aptalca sebeplerle nefret edilmesi gerçeğini değiştirmez. İnsanlar, onun babasını bile geçecek bir dahi olduğunu kabul etmekte zorlanıyorlar.

Near veya kısa adıyla N, selefi L'nin trajik ölümünden sonra Kira davasını devralır ve önemli ilerleme kaydeder, nihayetinde bitmek bilmeyen cinayet döngüsünü sona erdirir. Buna rağmen, L'nin yerine geçtiği için nefret ediliyor, bu da bazı hayranların dar görüşlülüğünü gösteriyor. Sonuçta, Near temelde L gibi olması için yetiştirilmişti ve onun halefi olacaktı, bu yüzden onun düşünce tarzını ve yüksek zekasını paylaşması oldukça doğal. L, kesinlikle ondan daha iyi bir dedektifti, ancak Near, değerli bir halefidir ve L'nin mirası olarak kalması gereken biri olarak değer verilmelidir.

Sakura, Boruto'nun yanı sıra tartışmasız en yanlış anlaşılan ve en fazla nefret edilen anime karakterlerinden biridir. Naruto hayran kitlesinin büyük bir kısmı, onu değersiz olarak adlandıranlar, ona karşı büyük bir önyargıya sahiptir. Birkaç arcta hayal kırıklığı yaratan bir sunumu olsa da, Shippuden'de gelişim gösterir. Sakura'ya karşı gereksiz nefret, aynı zamanda onun yetersiz doğası nedeniyle de ortaya çıkar, ancak bir tıp ninjasının savaşlara katılmasına izin verilmediği ve korunması gerektiği unutulmamalıdır. İyileştirme belki de daha aşağı bir yetenek olabilir, ancak Naruto'yu ölmekten kurtaran kişi Sakura'ydı ve yine de takdir edilmedi.

Sword Art Online, son on yılda fantezi isekai anime türünü etkilemede önemli bir rol oynamıştır, ancak Kirito'yu toplu bir nefretin nesnesi haline getirmiştir ve tartışmasız ekranlarda en fazla nefret edilen anime karakterlerinden biridir. Kişiliği gerçekten öne çıkmıyor ve başlangıçta "tek boyutlu" bir karakter olduğu için eleştiriliyor, ancak bu doğru değildir çünkü seri boyunca Kirito bir kişi olarak gelişmiş ve kendini yetkin bir isekai kahramanı yapmıştır. Ayrıca, SAO hayranları ona "Black Swordsman" demeyi bırakmalı, bu lakap sadece Guts'a aittir.

Anime dünyasındaki en zayıf ana karakterler listesi açısından bakıldığında, Takemichi kesinlikle zirvede yer alır çünkü bir protagonist gibi davranmaz ve ne beklenen şekilde ne de hissettiren bir kahraman gibi değildir. Ama bu onu daha kötü yapar mı? Kesinlikle hayır, çünkü o, ilişki kurulması kolay bir kahraman türüdür. Stereotipik protagonist gibi olmasa da, aptal ve ağlak bir karakter olsa da, Takemichi korktuğunda bile ilerler ve kolay pes etmez. Savaş becerileri olmasa da, geleceği değiştirebilecek tek kişinin kendisi olduğunu bilir ve ne olursa olsun devam eder.

Gabi'nin genel karakteri ve kararlı kişiliği, Eren'in çocukluğuna bir bakış sunar, bu yüzden bir Attack On Titan hayranı olarak, bu kadar iyi yazılmış bir karakteri nasıl sevebilir biri, şaşırtıcıdır. Gabi'nin bu kadar genç yaşta elde ettiği başarılar gerçekten övgüye değerdir ve birini kınamak istemesi ne kadar mümkün olursa olsun, unutulmamalıdır ki Gabi sadece 12 yaşında ve Paradis'ten nefret etmeye beyni yıkanmıştır. Günün sonunda, Gabi doğru olduğunu düşündüğü şeyi yaptı ve ona nefret beslemek, Eren'i de sevmemek anlamına gelir.

Dragon Ball'un sözde ölümlü savaşçısı olan Yamcha, çok fazla eleştiriye maruz kalır ve yalnızca mizah amaçlı bir karakter olarak görülür. Saibamen'e yenilmesinden bu yana, insanlar onunla ve Saiyan yetenekleriyle dalga geçmiştir. Ancak bazen, serideki diğer birçok karakterin de meme kültürünün bir parçası olduğu düşünüldüğünde, onun çok fazla alay konusu olduğunu hissettirir. Yine de, Yamcha oldukça havalıdır, özellikle orijinal Dragon Ball serisinde, ve çoğu şaka olsa da, nefret edilmeyi hak etmez.

Demon Slayer hayranları olarak sadece anime izleyenler, Akaza'nın bu nefret edilen anime karakterler listesinde ne işi olduğunu merak edebilir çünkü onlar için onun yeri cehennemdedir. Adil olmak gerekirse, haklılar ve Akaza'nın acımasız ölümü, sevilen Flame Hashira Kyojuro Rengoku'yu infaz etmedeki rolü nedeniyle iyi bir şekilde haklı çıkar. Ancak bir manga okuyucusunun bakış açısından durum aynı olmayabilir. Akaza'nın kaba olduğunu inkar etmek mümkün değil ama geçmiş hikayesi karakterine bir derinlik kazandırıyor ve Infinity Fortress arkı çıktığında, Akaza'nın kurtuluş çabası, izleyicilerin onun kişiliğinin değerlerini yeniden değerlendirmesine olanak tanıyacaktır.

Jujutsu Kaisen'in renkli karakter kadrosu, diğer hayran kitlelerine kıyasla o kadar da nefret almıyor, ancak konu Mai Zenin olduğunda durum tamamen tersine dönüyor. Bazen sinir bozucu olabilir, ancak Mai'nin aldığı haksız nefret alakasız görünüyor. İnsanlar onu zayıf ve Maki'nin yeteneklerinden kıskanç olduğu için nefret ediyor, ancak onun eylemlerine sağlam bir temel oluşturan aşağılık kompleksini göz ardı ediyorlar. Maki ile olan rekabeti, gerçek hayattaki kardeşlerin nasıl olabileceği gibi çok gerçekçidir ve geçmiş hikayesi bunu gerçekten haklı çıkarır.